TBMM Dijital Mecralar Komisyonunda TikTok’a dijital ortamda kara para aklama, 18 yaş altının korunması, sanal dilencilik, algoritma şeffaflığı gibi konularda uyarılarda bulunuldu.


TBMM Dijital Mecralar Komisyonu, başta TikTok olmak üzere sosyal medya platformları ile ilgili tartışmalara yol açan konuları görüşmek üzere toplandı. Komisyonda Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı ve AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman ve 16 komisyon üyesi, TikTok Orta Doğu, Kuzey Afrika, Türkiye (MENAT) Bölgesi Kamu Politikaları Yöneticisi ve Türkiye Sözcüsü Emir Gelen, bir iletişim danışmanlığı firmasının Genel Müdür Yardımcısı Filiz Türkmenoğlu ve aynı firmanın Kıdemli Medya İlişkileri Müdürü Murat Karakoç, TikTok Kamu Politikaları Danışmanı Ceyhun Emre Doğru’dan oluşan ekibe kapsamlı sorular yöneltti.

Üyelerinin yaş ortalaması 49,64 olan komisyonda kamuoyunda gündeme gelen "TikTok’un kapatılması" yerine Türk aile yapısına aykırı konular, dijital ortamda kara para aklama, 18 yaş altının korunması, sanal dilencilik, algoritma şeffaflığı konularında uyarılarda bulunuldu.

 

“Yılın başından 31 Ekim’e kadar olan 10 aylık süreçte 449 milyon lira dijital hizmet vergisi ödedik”

TikTok Türkiye Sözcüsü Emir Gelen, TikTok’un ne kadar vergi verdiğinin sorulması üzerine, “1 Ocak 2023 tarihinden 31 Ekim 2023 tarihine kadar olan 10 aylık süreçte 449 milyon lira dijital hizmet vergisi ödedik” diye konuştu.



“Algoritma şeffaflığı ile ilgili size detaylı bir raporu komisyon sonrasında yazılı olarak ileteceğiz”

Algoritma şeffaflığının gündemlerinde olan bir konu olduğunu dile getiren Gelen, “Siz değerli yasa yapıcılar başta olmak üzere ilgili düzenleyici kurum ve kuruluşları bilgilendirdiğimiz bir konu. Dolayısıyla algoritma şeffaflığı ile ilgili size detaylı bir raporu komisyon sonrasında yazılı olarak ileteceğiz” dedi.



“DMM’den biz sadece yalan haberle ilişkin ya da yanıltıcı bilgiye ilişkin destek aldık”

Kahramanmaraş depremlerinde dezenformasyonla mücadele amacıyla TikTok’un İletişim Başkanlığı ile birlikte çalışması hakkında eleştiri gelmesi üzerine Gelen, “Türkiye’de dezenformasyonla mücadele alanında kurulan bir kamu kurumundan bahsediyoruz. Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM). DMM’nin bize her gönderdiği içeriğe kesinlikle müdahale etmedik. Bununla ilgili detaylı raporu size sunarım. Raporda kaç içerik gönderildiği ve kaçına müdahale edildiği ile ilgili bilgi yer alacak. Çünkü bizim yargı merciinden gelen bildirimlere ya da talimatlara uyguladığımız durum başka. O tamamen hukuki bir süreç. DMM’den biz sadece yalan haberlere ilişkin ya da yanıltıcı bilgiye ilişkin destek aldık. Bu demek değildir ki onların bize gönderdiği her içeriğe müdahale ettik” diye konuştu.



“Biz hangi içeriğin dezenformatif olup olmadığına karar verecek bir mecra değiliz”

Dezenformasyonla mücadele konusunda hükümet yanlısı bir görevleri olmadığını kaydeden Gelen, “Bu sonuçta ulusal güvenliğe tehdit oluşturan bir konu. Dezenformasyon bugün herkesin mücadele ettiği konu. Biz sadece üzerimize düşen görevi yaparak sizlerin üzerine düşen yükü hafifletiyoruz aslında. Günün sonunda bu içerikler sosyal medya mecralarından yayılmaya çok elverişli. Dolayısıyla bizim topluluk kurallarımızdaki ilkelerden biri zaten bütünlük ve özgünlük. Dolayısıyla dezenformasyon ya da zarar verici içerik bizim platformumuzdaki bütünlüğü de tehdit eden bir konu. Biz hangi içeriğin dezenformatif olup olmadığına karar verecek bir mecra değiliz. Bu yüzden biz Türkiye’de uluslararası teyit ağına üye bütün teyit kuruluşları ile ayrıca çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.