MEB'in, tüm öğretim kademelerindeki zorunlu derslere ait "Türkiye Yüzyılı Maarif Model" kamuoyunun görüşüne sunuldu. Yeni müfredat taslağı için internet sitesi üzerinden bir hafta süresince görüş bildirilebilecek
TÜRKÇE'DE DÖRT DİL BECERİSİ ODAKLI DEĞİŞİM
MEB'den yapılan açıklamaya göre; ilkokul ve ortaokullarda Türkçe, liselerde ise Türk dili ve edebiyatı derslerinde dinleme, konuşma, yazma ve anlama olmak üzere dört dil becerisinde değişiklikler yapıldı. Müfredatta dil bilgisi yapıları dinleme ve okuma metinlerine katkısı yönüyle ele alındı, öğrencilerin ortaokul düzeyinde işlevsel olarak öğrendikleri dil bilgisi kuralları, lisede metin tahlili bölümünde yapıların metne katkısı yönünden işlendi. Öğrencilerin metne olan katkısını değerlendirdikleri bu dil yapılarını, edebiyat atölyesinde konuşma ve yazma becerilerine ilişkin görevlerde doğru bir şekilde kullanmaları amaçlandı.
İLK ÖĞRETİLEN KELİME 'ANNE' OLACAK
Metinlerin işlenişinde dört dil becerinin edinimini öne çıkaran bir yaklaşım benimsendi. Bu kapsamda ilkokullarda tüm sınıf düzeylerindeki Türkçe öğretimi, önceki öğretim programlarında da olduğu gibi ilk okuma yazma öğretimi ve Türkçe öğretimi ile ilgili kısımları içerdi. Bu kapsamda öğretim programı, daha önceki programlarda seçimlik ve zorunlu üç tema içerirken; uygulama birlikteliğini sağlamak için taslak program, her sınıf düzeyinde 8 zorunlu tema öngördü. Bir önceki öğretim programı, 4 yıllık süreçte toplam 289 kazanıma odaklanırken; taslak program 80 öğrenme hedefine ve bu öğrenme hedeflerinin alt göstergelerine odaklandı. Taslak öğretim programında ilk okuma yazma öğretiminde ses gruplarında uygulamadaki olumsuzlukları en aza indirmek amacıyla değişikliğe gidildi. Ses gruplarının oluşturulmasında kolay sesletim, kullanım sıklığı, yazım kolaylığı, sözcük üretimi, harflerin sesleri ve formları dikkate alındı. İlk oluşturulan hece ve kelimeler '-an', 'ana' ve 'anne' olacak.
ÇEVRİM İÇİ OKUMA YAZMA EKLENDİ
Matematik dersine de okuma yazma öğrenimiyle eş zamanlı olarak başlangıç yapılması planlandı. Daha önceki programlarda ilk okuma yazma öğretiminde dört çizgi, üç aralıktan oluşan 1,3 santimetre genişliğinde yazma alanı kullanılıyordu. Taslak öğretim programında ilk okuma yazma öğretiminde iki çizgi, tek aralıktan ve kesik çizgilerle iki eşit parçaya ayrılan 1 santimetre genişliğinde yazma alanına geçildi. Taslak öğretim programında metin işlenişinde; metinle etkileşim öncesi, metinle etkileşim esnası ve metinle etkileşim sonrasında yapılanlar temelli bir model oluşturuldu. Metinlerin işlenişinde dört dil becerisinin edinimini öne çıkaran yaklaşım benimsendi. Taslak öğretim programında çevrim içi okuma yazma gibi dijital ortam unsurlarına özellikle yer verildi. Bu bağlamda teknolojinin yaşamın her alanında etkin bir şekilde kullanıldığı bugünün dünyasında ilkokul düzeyinde de öğrencilerin dijital ortamları doğru ve etkin kullanmalarını sağlayacak etkinlikler planlandı.
KONUŞMA KABİLİYETİNE DAHA FAZLA ÖNEM VERİLDİ
Ortaokul Türkçe dersi öğretim programında hem anlamada hem anlatmada ihtiyaç duyulan alan becerilerini ve kavramsal becerileri geliştirmeye odaklanıldı. Bu doğrultuda her bir beceri için atölye faaliyetleri tasarlandı. Programda öğrencilerin belirli bir akış içinde dil gelişimleri sağlanırken; kavramsal, sosyal, duygusal öğrenme ve okuryazarlık becerilerinin geliştirilmesine, sahip oldukları eğilim ve değerlerin olgunlaştırılmasına öncelik verildi. Kavramsal kabiliyetler, okuryazarlık becerileri, değerler, eğilimler, sosyal, duygusal öğrenme becerileri, disiplinler arası ilişkiler ve Türkçe dersi alan kabiliyetleri birlikte işletildi. Programın genel işleyişi, anlama ve anlatma becerilerinin birbirlerini destekleyen biçimde işletilmesi üzerine kuruldu. Konuşma kabiliyetine önceki programlara göre daha fazla önem verildi. Öğrenme hedefleri de bu doğrultuda şekillendirildi. Konuşma becerisine yönelik öğrenme hedefleri 'Sözlü üretim' ve 'Sözlü etkileşim' olmak üzere iki grupta ele alındı. Programda, Türkçe dersi kapsamında gerçekleştirilen eğitim öğretim faaliyetlerinin ürüne dönüşmesini hedefleyen atölye uygulama çalışmalarına yer verildi. Bu kapsamda, üretim atölyesi uygulama esasları, dinleme/izleme atölyesi uygulama esasları, okuma atölyesi uygulama esasları programa konuldu.
İŞLEVSEL DİL BİLGİSİ ÖĞRETİMİNE GİDİLDİ
Yeni müfredatta metin türlerinde daha önceki programlarda yer almayan hiper metin, infografik, grafik simge, vlog, ilk gösterim filmi (fragman), belgesel, dijital öykü gibi türler eklendi. Programda temalar sınıf seviyelerine göre zorunlu hale getirildi. Önceki programlarda her bir sınıf seviyesi için 8 tema kullanımı söz konusu iken; bu programda tema sayısı 6'ya indirildi. Bunun gerekçesi olarak dil becerilerine yönelik etkinliklere yeterince zaman ayrılamaması gösterildi. Programda geleneksel dil bilgisi öğretimi anlayışından uzaklaşıldığını kavramsal düzeyde gösterebilmek için 'Dil bilgisi' yerine 'Dil yapıları' ifadesi kullanıldı. Ortaokul Türkçe müfredatında, dil bilgisi öğretiminde yaklaşım değişikliği yapıldı. İşlevsel dil bilgisi öğretimine gidildi. Öğrencilerin dil yapılarını bir araç olarak kullanıp okuduklarını ve dinlediklerini daha iyi anlayabilmeleri, daha nitelikli sözlü ve yazılı üretimler yapmaları hedeflendi. Böylece hem dil yapılarının hem de söz varlığının işlevlerine odaklanılarak ezberin önüne geçilmesi amaçlandı.
TÜRK DİLİNİN İNCELİKLERİ, EDEBİYATLA KEŞFEDİLECEK
Programın ekler bölümünde dil becerilerinin ölçme ve değerlendirilmesinde kullanılabilecek örnek niteliğinde araçlara yer verildi. Dil becerilerine yönelik strateji, yöntem ve tekniklerin sınıfta nasıl uygulanacağı ve öğretileceğine ilişkin yol haritası, 'Kademeli sorumluluk devri modeli' oluşturuldu. Programlar arası bileşenler olan sosyal, duygusal öğrenme becerileri, okuryazarlık becerileri ve değerler, öğrenmenin anlamlı bir parçası haline getirildi. Tüm lise kademelerinde okutulan Türk dili ve edebiyatı dersi öğretim programı ile öğrencilerin Türk dilinin inceliklerini keşfetmeleri, günlük hayatlarında iletişim yoksunluğu yaşamamaları için 4 temel dil becerisini etkin bir şekilde kullanmaları, edebiyatla tanışmaları, metinler aracılığıyla üst düzey düşünme becerilerini geliştirmeleri ve estetik zevk edinmeleri amaçlandı. Bunun için programda tematik yaklaşım benimsendi. Her sınıf düzeyinde dört tema yer aldı. Temaların oluşturulmasında bir örüntü takip edildi. Hazırlık ve 9'uncu sınıfta öğrencilerin edebiyatla tanışmalarını, 10'uncu sınıfta Türk edebiyatının değişim, dönüşüm ve kırılma noktalarını fark etmeleri, 11’inci sınıfta dil farkındalığı kazanmaları, 12'nci sınıfta ise edebiyatın günlük hayatla ilişkisini görmelerini sağlayan temalara yer verildi.
LİSEDE EZBER BİLGİDEN UZAK DURULDU
MEB'in yeni müfredatta; Türk dili ve edebiyatı dersi öğretim programı ile öğrencilerin edebiyatı günlük hayatın bir parçasına dönüştürmeleri hedeflendi. Bu kapsamda öğrencilerin dil becerilerini etkin kullanmayı alışkanlık haline dönüştürmeleri; zengin söz varlığına sahip olmaları, üst düzey düşünme becerilerini geliştirmeleri, milli ve manevi değerleri içselleştirmeleri, etkin okur kimliği kazanmaları, çoklu medya ve basından amaçlarına uygun güvenilir bilgiyi seçmeleri, sanatsal değerleri fark edip estetik zevk edinmeleri, Türk ve dünya edebiyatına ait metinler aracılığıyla evrensel farkındalık geliştirmeleri ve kültürel duyarlılık kazanmaları amaçlandı. Liselerde ezber bilgiden uzak durmak ve öğrenilen bilginin günlük hayatta kullanımı amaçlandı. Doğrudan bir dil bilgisi öğretimi programa konulmadı. Öğrencilerin ortaokulda işlevsel dil bilgisi öğretimiyle edindikleri dil yapılarını, lisede dinleme ve okuma metinlerinde görerek kullanım amacını pekiştirmelerini, konuşma ve yazma becerilerindeki görevlerinde ise hatasız kullanmalarını sağlamak hedeflendi.