TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Meclis'te, Kamboçya Senato Başkanı Hun Sen ve beraberindeki heyetle bir araya geldi. Baş başa ve heyetler arası görüşmenin ardından Kurtulmuş ve Sen, ortak basın toplantısı düzenledi. Kurtulmuş, dünyanın yeni bir döneme girdiğini belirterek, "Bu dönemin en temel özelliklerinden birisi çok kutuplu ve çok merkezli olacağıdır. Bundan sonra dünyanın hiçbir ülkesinin ya da hiçbir bölgesinin tek başına dünya siyasetini domine etmesi mümkün değildir. Özellikle bu süreçte Asya, dünya siyasetinde, dünya ekonomisinde önemli bir merkez olarak öne çıkacaktır. Zaten tarih boyunca büyük medeniyetlere, büyük kültürel gelişmelere, büyük ekonomik gelişmelere beşiklik yapmış olan Asya Kıtası'nın önümüzdeki dönemde artan bu ilişkilerine paralel olarak bizim de Türkiye olarak Asya'nın tamamıyla ilişkilerimizi artırma niyetimizin olduğunu ve bu konuda önemli gayretler içerisinde olduğumuzu bir kere daha ifade etmek isterim" dedi.
'TÜRKİYE YÜKSELEN YILDIZLARDAN BİRİ OLMAYA DEVAM EDECEK'
Asya ülkeleri ile ilişkilerini artırmak istediğini vurgulayan Kurtulmuş, "Önümüzdeki dönemde bu çok taraflı, çok denklemli dünya sistemi içerisinde Türkiye yükselen yıldızlardan birisi olmaya devam edecektir. Sadece bir bölgesel güç değil, sadece bölgesinde etkili olan bir devlet değil, aynı zamanda dünya ölçeğinde, küresel ölçekte; dünya siyasetinin dengelerini her yerde, Asya'da, Afrika'da da etkileyecek bir ülke olma hedefiyle hareket ediyoruz. Bu çerçevede mesafelerimiz çok uzak olmakla birlikte, Kamboçyalı dostlarımızla bundan sonraki süreçte ilişkilerimizi daha yakın hale getirmeye ve özellikle hükümetler arasındaki ilişkilere paralel olarak parlamenter diplomasi bakımından da parlamentolarımız arasında da güçlü bir ilişkiyi sürdürmeye niyetliyiz" diye konuştu.
'ÖNCELİĞİMİZ SURİYE'NİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜNÜN TEMİN EDİLMESİ'
Ardından Suriye'deki gelişmelere ilişkin değerlendirmede bulunan Kurtulmuş, "Hemen güneyimizde, bizi çok etkileyen Suriye'deki gelişmeleri de fevkalade dikkatli bir şekilde takip ediyoruz. Ümit ediyoruz ki 61 yıl süren Esad rejiminin diktatörlüğünden sonra Suriye halkı tam manasıyla özgür bir Suriye'nin kurulması için geçiş sürecini en olgun şekilde, en güçlü şekilde kısa bir süre içerisinde tamamlayacaktır. Bu çerçevede Türkiye olarak dikkat ettiğimiz temel hususların altını çizmek isterim. Her şeyden evvel biz bu bölgede bütün ülkelerin toprak bütünlüğünün sağlanması kanaatindeyiz. Bunun için temel önceliklerimizden birisi Suriye'nin toprak bütünlüğünün temin edilmesidir. İkincisi, zaten bir zamanlar terör örgütleri cenneti haline gelmiş olan Suriye'de artık terör örgütlerinin faaliyetlerini yapamayacak bir noktaya getirilmesi, yani terör örgütlerinin faaliyetlerinin sonlandırılması için gerekli her türlü tedbirin alınması sağlanmalıdır. Üçüncü olarak, bu geçiş sürecinde toplumun bütün kesimlerinin işin içerisinde olduğu; din, dil, mezhep ve etnik köken bakımından hiçbir Suriyeli vatandaşın dışlanmadığı, ötekileştirilmediği, herkesi kapsayan bir Suriye yönetiminin kurulması en temel arzumuzdur. Bunun gerçekleştirilebilmesi için, demokratik Suriye'nin tesis edilmesi herhalde Suriye halkının tamamının ortak arzusudur. Bu çerçevede Türkiye olarak, Suriye'nin demokratik bir şekilde yeniden inşası, 61 yıl süren bu acıların herhangi bir düşmanlık, herhangi bir intikam hislerine meydan vermeksizin herkesi kuşatacak şekilde bu sürecin tamamlanması için elimizden gelen her türlü desteği Suriyeli kardeşlerimize vermeye hazırız" ifadelerini kullandı.
'TBMM ÜZERİNE DÜŞEN SORUMLULUKLARI YERİNE GETİRECEKTİR'
Ayrıca, Türkiye'yi yakından ilgilendiren bir başka konunun da Türkiye'de bulunan Suriyeli mültecilerin bir an evvel güvenli ve gönüllü bir şekilde kendi ülkelerine gidişinin temin edilmesi olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, "Bu dört temel ana konu Türkiye'nin Suriye'deki gelişmeler çerçevesinde dikkatle izlediği, takip ettiği konulardan birisidir. Ümit ediyorum ki bu süreç kısa sürede sona erer ve en kısa zamanda Suriye halkının tamamının kabul edeceği bir geçiş hükümetiyle birlikte Suriye kendi geleceğine doğru süratle ve emin adımlarla ilerler. Bu çerçevede Suriye'deki gelişmeleri yakinen takip etmek üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi de üzerine düşen sorumlulukları yerine getirecektir. Örnek olsun diye ve bir başlangıç fikri olsun diye söylüyorum; şu anda Suriye'de muhatabımız olan bir parlamento yok, en kısa zamanda seçilmiş bir parlamentonun oluşmasını temenni ederiz. Ama Suriye'deki gelişmeleri takip etmek için en kısa süre içerisinde diğer siyasi partilerle de bunu konuşarak Türkiye Büyük Millet Meclisi bünyesinde bir 'Suriye Dostluk Grubu'nu kurmayı teklif edeceğiz" dedi.