DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. Bakırhan, 2025 yılının barış yılı olması gerektiğini belirterek, "İmralı görüşmelerinin yeniden başlaması ve tecridin son bulması için mücadele etmek, barışa olan inancımızın gereğidir. 'İmralı'da tecrit kaldırılsın' derken inanıyoruz ki o tecridin kaldırılması barışa katkı sunacak, vesile olacak. İmralı, siyasetin şiddet ve çatışmadan hukuki zemine geçeceği yerdir. Milyonlarca insanın inancı da budur. İmralı görüşmelerini zamana yaymak, keyfi davranmak doğru değil. Toplum nezdinde bu, çözümden ve diyalogdan kaçmak gibi okunuyor. Bu fırsatçı eğilimlere tenezzül etmeyin. Bakın, Öcalan, 'Zemin sunulursa katkı yaparım' dediği günden beri, bu zemin içeride ve dışarıda baltalanıyor. İkinci bir görüşmenin yapılması, tecridin kaldırılması, Öcalan'ın koşullarının oluşturulması ısrarla gerçekleştirilmiyor. Her seferinde bir bahane üretiyorlar, bir sonraki günleri işaret ediyorlar" dedi.
'NET BİR CEVAP ALAMADIK'
Grup toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakırhan, PKK elebaşı Abdullah Öcalan ile İmralı'da yüz yüze görüşme taleplerine ilişkin, "Şu ana kadar emin olun, biz de net bir cevap alamadık. Adalet Bakanı her seferinde bir şey söylüyor. Önce, 'Gün tayin etmeye çalışıyoruz, bütçe görüşmelerini bekliyoruz' dedi. Biz de merak ediyoruz, bekliyoruz. Adalet Bakanlığı'nın bence bu oyalamadan vazgeçmesi, bir an önce gerçekten oranın kilidini, kapısını açması ve görüşmeleri sağlaması gerekiyor. DEM Parti'nin eş genel başkanları dahil olmak üzere bütün milletvekilleri başvurdu, başvuruları mevcut. Tekrar ediyorum, mesele; kimin gideceği değil aslında oradan ne söylendiğidir. Bu tartışmalara ve sürece nasıl bir katkı yaptığı bizim için önemlidir. Onun için bekliyoruz, Adalet Bakanı'na sormak gerekiyor; neyi bekliyoruz" diye konuştu.
