Averbode Manastırı’nda, yılda binden fazla ayin gerçekleştiriliyor. Belçika’da “şeytan çıkarma” ayinlerine yönelik ilginin giderek arttığı belirtiliyor. Ülkenin en önemli “şeytan çıkarma noktası” haline gelen Averbode'da en çok kadınlar şeytan çıkarma ritüeline katılıyor

 

ABD'de feribotun asma iskelesi çöktü: 7 ölü ABD'de feribotun asma iskelesi çöktü: 7 ölü

Belçika, şeytan çıkarma ayinlerinin sıkça yapıldığı bir ülke haline geldi. Vatikan’ın 2005 yılında başlattığı ve 2018’de 50 ülkeden 200 rahibin katıldığı şeytan çıkarma kursları, bu eski uygulamayı yeniden canlandırdı. Özellikle Leuven kenti yakınlarındaki Averbode Manastırı, haftada en az üç ayinle bu ritüellerin merkezi oldu.

 

Geert ismini kullanan bir rahip, her gün yeni ayin talepleri aldığını ve meslektaşlarının da talebi karşılamakta zorlandığını belirtiyor. Bu ilginin artışı, belirsiz zamanlarda insanların daha az tutunacak şey bulmasına bağlanıyor.

Averbode Manastırı’nda Yılda Binlerce Ayin: Belçika’da Şeytan Çıkarma Rituelleri Artıyor

Peki, bu ayinler insanlara gerçekten yardımcı oluyor mu? Rahip Geert’e göre, ayin sonrası kendilerini daha iyi hissedenlerin sayısı azımsanmayacak. Ancak bu, otomatik bir süreç değil.

 

Kadınların bu ayinlere olan ilgisi ise dikkat çekici. Tarihçi Kristof Smeyers, kadınların günaha ve kötülüğe daha yatkın olduklarına dair eski bir inancın hala var olduğunu söylüyor. Kilise hukuku uzmanı Prof. Dr. Rik Torfs ise, şeytan çıkarma geleneğinin büyücülükle ilgisi olmadığını, daha çok manevi bir terapi olduğunu vurguluyor. Averbode Manastırı, Belçika’daki en önemli şeytan çıkarma noktası haline geldi.

Averbode Manastırı’nda Yılda Binlerce Ayin: Belçika’da Şeytan Çıkarma Rituelleri Artıyor

Bu durum, hem tarihi bir uygulamanın modern dünyada nasıl yaşatıldığını hem de toplumsal cinsiyet rollerinin ve inançların nasıl iç içe geçtiğini gösteriyor. Belçika’daki bu ayinler, sadece dini bir ritüel olmanın ötesinde, toplumun derinlerinde yatan inanç ve korkuları da yansıtıyor.

Vatikan’da düzenlenen kurslarda rahipler, “sertifikalı şeytan kovucular”, ilahiyatçılar, psikologlar, hekimler, kriminologlar ve kilise tarihçilerinden bir hafta boyunca şeytan çıkarma konusunda ders alıyorlar.

Kursu başarıyla tamamlayan rahipler, piskoposların onayının ardından, kilislerde resmi şeytan kovucu olarak göreve başlıyor.

Torfs’a göre, Vatikan'ın rahipler için bu tür kurslar düzenlemesi olumlu. Çünkü bu sayede, şeytan çıkarma konusunda belirli kültürlerde hala var olan suiistimaller önlenebiliyor.

Rick Torfs, Afrika'daki bazı şeytan çıkarma törenlerinde, fiziksel ve zihinsel hasara neden olan korkunç sahnelerin yaşandığına işaret ediyor.

 

Şeytan çıkarma ayini nasıl yapılıyor?

Vatikan’dan sertifikalı bir şeytan kovucu olan Geert, şeytan çıkarma işleminin, ABD’li yönetmen William Friedkin imzalı “The Exorcist” ve benzeri filmlerde şununla candan daha farklı olduğunu anlatıyor.
Geert’e göre, şeytan çıkarma ayini, filmlerdeki kadar sansasyonel sahneler barındırmıyor.

 

Ayinin, “keşif amaçlı bir sohbetle başladığını” belirten Belçikalı rahip, "Kişi hikayesini özgürce ve tam bir güvenle anlatıyor. Bunu, onu özgür kılmak için uzun bir dua takip ediyor. Aslında fiziksel hiçbir şey olmuyor” diyor.

 

Geert, şeytan çıkarma ayini için kendisine gelen insanları, "hayatlarında sıkışıp kalmış, artık ilerleyemeyen ve bunu insanüstü bir gücün varlığına bağlayan insanlar" olarak tanımlıyor.



Editör: Haber Merkezi