Ahmet Davutoğlu, TBMM'de Saadet Partisi-Gelecek Partisi ortak grup toplantısında konuştu. Davutoğlu, 'Filistin' denildiğinde her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının kalbinde yanan bir ateş olduğunu belirterek, "Biz o ateşin takipçisiyiz. Ne bir ticaret hesabı, ne bir ekonomik çıkar, ne konjonktür bizim tavrımızı değiştirmez. Şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da mazlumların yanında olmaya devam edeceğiz. Kim ne derse desin bu yoldan asla dönmeyeceğiz. Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde 'soykırım' ifadesi geçmiyor, 7 aydır süren soykırımın bir günlük çatışma ile eşitlenerek soykırım ifadesinin kullanılmamasını protesto ediyorum. Şartlar ne olursa olsun biz her zaman Gazzelilerin yanında olmaya devam edeceğiz" dedi.
'KAFKASYA'DA CİDDİ ADIMLAR ATIN'
Ardından helikopter kazasında hayatını kaybeden İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'yi rahmetle anan Ahmet Davutoğlu, "Bu kazanın arkasında bir sebep, suikast varsa aydınlatılması dileğinde bulunuyorum. Çünkü Orta Doğu'da hiçbir şey tesadüflerle gelişmiyor. Dün büyükelçiliğe de giderek taziyelerimi ifade ettim. Komplo teorilerini sevmem ama Orta Doğu'daki yangının Kafkaslara sirayet etmesi konusunda Türkiye'nin büyük bir dirayetle davranması lazım. Geçen hafta İran Büyükelçisinin nezaket ziyaretinde, ne tavsiye edersiniz diye sorduğunda, 'İran-Azerbaycan ilişkilerini düzeltin ve asla bir provokasyona izin vermeyin' demiştim. Kafkasya'daki gelişmeler Orta Doğu'daki gelişmelerden uzak tutulamaz. Sayın Reisi'nin Sayın Aliyev ile buluşmasını çok önemli bir adım olarak görmüştüm. Buradan Sayın Cumhurbaşkanı'na ve Dışişleri Bakanlığı'na çağrıda bulunuyorum, Kafkasya'da arka arkaya ciddi adımlar atın. Türkiye, İran ve Azerbaycan arasında üçlü bir zirvenin acilen yapılmasını gerekli görüyorum. Ayrıca olabilecek muhtemel provokasyonları engellemek için cesur bir adım daha atmak lazım. Dost Azerbaycan'ın toprakları işgalden kurtarıldı, Türkiye orada doğru yaptı. Ancak Türkiye Ermenistan ile ilişkilerini süratle normalleştirmelidir. Sınır kapıları ve büyükelçilikler karşılıklı olarak açılmalı ve Orta Doğu'daki ateşin Kafkaslara sıçramasının önüne geçilmelidir" ifadelerini kullandı.
TEKİR: HANİYE HAKKINDA ÇIKARILAN TUTUKLAMA KARARINI REDDEDİYORUZ
Saadet Partisi Genel Başkan Vekili Sabri Tekir ise, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin geçen hafta İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Galant ile Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye hakkında tutuklama kararı verdiğini hatırlatarak, "Uluslararası Ceza Mahkemesi soykırımcılarla zulme karşı direnenleri aynı kefeye koymakta ve aynı şekilde cezalandırmayı tercih etmektedir. Adalette, insan haklarında ve barışta kendilerini otorite olarak dünyaya kabul ettirenler zalim ve mazlumu ayırt edemeyecek kadar acınası bir hale düşebilmektedir. Bu nedenle; İsmail Haniye hakkında çıkarılan tutuklama kararını açıktan reddediyoruz. Netanyahu, soykırımcılığın hazin sonunu tadacak diye de teskin olacak değiliz. Biz, İsrail’in yürüttüğü soykırımın, Netanyahu'nun şahsına indirgenmesini asla doğru bulmuyoruz. Temsil ettiği ırkçı emperyalist siyonist zihniyetin zulmü olarak değerlendiriyoruz" dedi.
