Adnan Oktar duruşmaya Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Diğer sanıkların bir kısmı SEGBİS ile bağlandı. Duruşmada taraf avukatları hazır bulundu. SEGBİS ile bağlanan kedicikler Adnan Oktar'ı görünce “Maşallah çok güzelsiniz" dedi. Duruşmada savunma yapan Adnan Oktar, “Allahtan boş bir dava olduğu için cevap vermek kolay. Bizim konuşmalarımız ertesi gün Van'da kahvehanelerde konuşuluyor. Gizli bir bilgi vermemiz mümkün değil. Ben gizli bilgileri anlatamadığım için savunma yapamıyorum. Odamda yırtık kağıtlar var. Onlar uzmana gönderilip şifre aranıyor. Avukatlarımla görüşmek mümkün olmuyor. Onların verdiği belgelere de el konuluyor. Cezaevinde müthiş bir eziyet var" ifadelerini kullandı.
https://youtu.be/sabGKiOtj7s
“İNGİLİZ DERİN DEVLETİ REİSİ'YE KUMPAS KURDU"
Adnan Oktar savunmasının devamında, “Örgüt falan yok. Biz akşama kadar A9 kanalında canlı yayındaydık. Bunları İngiliz derin devleti yapıyor. Benim Darwinizm'i çürütmem onları delirtti. İngiliz derin devletinin adamları geldi. İngiliz derin devleti Osmanlı'yı da yıkan, kurtuluş savaşı öncesinde Türkiye'yi işgal edenlerdir. İran Cumhurbaşkanı biliyorsunuz şehit edildi. Reisi daha önce Birleşmiş Milletlerde mehdi geldi dedi. Bunu söyleyince İngiliz derin devleti Reisi'ye kumpas kurdu. İngiliz derin devletinde mehdi alerjisi var. Türkiye'nin şuan bulunduğu durumun nedeni İngiliz derin devletidir. Bana kumpas kuruldu. Benim arkadaşlarım nur gibi insanlar. Görüyorsunuz süper kaliteli insanlar. Filistin'de yapılan oyunun ayarlayıcısı İngiliz derin devletidir. Reisi Birleşmiş Milletlerde mehdi şuan Dünya'da faaliyet halinde dedi. Ondan öldürüldü" dedi.
“DÜNYADA TÜRKİYE KADAR ÖZGÜRLÜKÇÜ BİR ÜLKE YOK"
Adnan Oktar savunmasını yaptığı esnada, İsveç Barosundan duruşmaya izleyici olarak katılan kadın avukat, duruşma esnasında çekim yaptı. Çekim esnasında flaş patlaması nedeniyle mahkeme heyetinden üye durumu fark edip müdahale etti. Telefonu inceleyen görevliler görüntünün yabancı ülke numarasına gönderildiğini belirledi. O sırada sanık avukatı, “Kendisi İsveç'ten gözlemci. Bilmiyor yasak olduğunuö dedi. Mahkeme başkanı ise “Nasıl bilmiyor, duruşma başlamadan uyardık, yanındaki tercümanı çevirmedi mi?ö diye sordu. Avukat ise “Büyütmeye gerek yokö dedi, üye hakim de bunun suç olduğunu bildirince sanık avukatı “O kadar da değil yaö dedi. Mahkeme başkanı bunun üzerine, “Sen git bakalım İsveç'te bu görüntüyü çek avukat olarak ne yapıyorlar sizeö deyince, avukat, “Sınırlardan o kadar insan geçiyor bir şey yapılmıyor, burada meslektaşa niye yapılsınö dedi. Öfkelenen mahkeme başkanı kürsüye vurarak, “Dünyada Türkiye kadar özgürlükçü bir ülke yok. Siz, biz avukat hakim olarak onların Ülkesinde bir şey yapalım bakalım bize neler yapıyorlar. Sanık o kadar İngiliz derin devleti anlattı, nerden bilelim bunların da İsveç derin devleti olmadıklarını" dedi.
“ÜLKEMDE BÖYLE BİR UYGULAMA YOK"
İsveçli gözetmenlerden biri video kaydı için hakimden özür dilemek istedi. “Samimi bir şekilde özür diliyorum kendi Ülkemde böyle bir uygulama yok, özrümü kabul edin lütfenö dedi. Mahkeme başkanı buna karşılık olarak, “Basın mensubu arkadaşlar dışında kimse eline telefonu almasın" diye konuştu. Bir kısım sanıklarında savunmasının alınmasının ardından duruşmanın yarın devam etmesine karar verildi.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Adnan Oktar, Meltem Daban ve Ferhunde Eda Babuna'nın "suç işlemek amacıyla örgüt kurma" suçundan ayrı ayrı 5 yıldan 12'şer yıla, "Örgütün veya amacının propagandasını yapma" suçundan ise ayrı ayrı 10 yıl 6 aydan 31 yıl 6 aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istendi. Ayrıca iddianamede Adan Oktar, Meltem Daban ve Ferhunde Eda Babuna'nın örgüt üyelerinin örgüt faaliyetler için işlediği bütün suçlardan sorumlu tutularak cezalandırılmaları talep edildi. Diğer 17 şüpheli hakkında ise "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma", "örgüte yardım" ve "örgütün veya amacının propagandasını yapma" suçlarından farklı oranlarda hapis cezaları istendi.